Haber

DP Genel Başkan Yardımcısı İlay Aksoy: Suriye’den gelen tüm belgeler geçersiz

Demokrat Parti Genel Başkan Yardımcısı İlay Aksoy, “Suriye’den son 12 yılda gelen tüm belgeler -Türkiye ile Suriye arasında diplomatik yollardan ulaşmadıysa tamamen geçersizdir ve geriye dönük olarak iptal edilmelidir. Vatandaşlık gibi hukuksuz kazanımlar” dedi. elde edilmiştir. Derhal yasal işlem başlatılmalıdır” dedi.

Demokrat Parti Göç ve Sosyal Politikalardan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı İlay Aksoy, sosyal medya hesabından açıklama yaptı. Açıklamasına “Belgelerde sahtecilik böyle yapılır” sözleriyle başlayan Aksoy, şu değerlendirmelerde bulundu:

“Pek çok yerden noter tasdikli, tercüme edilmiş diploma örnekleri geliyor. Böyle bir diploma örneğinin neden ASLA tasdik edilemeyeceğini ve tamamen GEÇERSİZ olduğunu tek tek anlatacağım…

Yurt dışından gelen belgelerin orijinal olup olmadığı ‘Apostil’ (belgenin doğruluğunun başka bir ülkede yasal olarak kullanılmasını sağlayan belge onay sistemi) ile teyit edilir. Apostil, Lahey Sözleşmesine üye ülkeler arasında geçerlidir. Türkiye buraya 1985’ten beri üye ama Suriye Arap Cumhuriyeti değil… Üye olmayan ülkeler için Türk dış temsilciliğinin onayı gerekiyor. Bir ülkede temsilciliğimiz yoksa; O ülkeden gelen hiçbir belge asla kabul edilemez. Çünkü belgelerin gerçekliğini teyit eden bir ortam yok.

Suriye Arap Cumhuriyeti’nde Milli Eğitim Bakanlığı tarafından verilen tüm ilk, orta, lise ve üniversite diplomaları bugüne kadar mevcuttur. Hükümet kontrolü dışındaki bölgelerde hiçbir diploma geçerli değildir. Bu sebepledir ki; Devlet kontrolü dışındaki bölgelerde özellikle çocuklar özel izin alarak Halep’te onlar için düzenlenen Suriye Arap Cumhuriyeti sınavlarına giriyor ve devlet onaylı diplomalar alıyor. Suriye devletinin kendi halkına tanıdığı bu imkandan hareketle ‘dönersek tutuklanırız, zindanlara atılırız’ saçmalığı da yıkılıyor! Türkiye resmi, diplomatik yollarla Suriye ile belge teyit etmediği için, tasdik edilen tüm belgeler geçersizdir.

Suriye’de yıllardır hem özel okullarda hem de devlet okullarında ‘tek tip diploma’ veriliyor. Diplomalar, kurs türleri, puanlar ve ikamet adreslerinden birçok bilgi içerir. Tüm bu bilgilerin tercüme edilmesi ve tercüme edilen tüm belgelerde sunulması esastır.

Bu tür çok sayıda belgenin yeminli tercümanlar tarafından yeni belgeler dahi görülmeden sadece beyan üzerine teslim edilip noterlere tasdik edildiği bilgisi bulunmaktadır. Bu tamamen sahteciliktir. Çünkü çeviri, onaylı belgeler olmadan yazılamaz ve sunulamaz. Noter Kanununu okuduktan sonra maalesef evrak tercümesi için herhangi bir şart aranmıyor; Sistemde çok büyük bir sömürülebilir boşluk olduğunu görüyorum. Ancak Noterlik Kanunu’nun 60. maddesinin (dışarıda yazılı olan kağıtların üzerindeki imza, mühür veya herhangi bir işaret veya tarihin onaylanması) ivedilikle revize edilmesi gerekmektedir.

Şu anda yeminli tercümanların sicil numaralarının sadece adliyelerde gösterilmesi kuralı var. Adliyede kullanılan tercümanların sicil numaralarının her yerde belirtilmesi gerektiği ve bunlar dışındaki tercüme beyanlarının kabul edilmemesi gerektiği ortaya çıktı. Gönderdiğim örnekte mükellef olan yeminli tercüman ile damgadaki isim farklı görünüyor.

Yani özet olarak; Çok açık bir biçimde, son 12 yılda Suriye’den gelen tüm belgeler -Türkiye ile Suriye arasındaki diplomatik kanallardan ulaşmadıysa- tamamen geçersizdir ve geriye dönük olarak iptal edilmelidir. Sistemdeki boşluktan yararlanılarak birçok sahte belge ile hem akademik, hem pozisyon hem de vatandaşlık açısından haksız menfaatler elde edilmiştir. Derhal yasal işlem başlatılmalıdır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu